Cihad-ı Ekber ve Milli Müdafaa Acıları - Osman Karaca
9,95 €
steuerfrei
XIX. yüzyılın sonlarında 93 Harbi ile başlayan ve özellikle Millî Mücadele dönemiyle Anadolu’da birçok haneye ateşler düşmüştür. Neredeyse her haneden bir ya da birkaç kişi vatanı uğruna cephelerde şehit olmuştur. Sonu gelmeyen savaşlarda aç, susuz, uykusuz bir şekilde vatanın her karış toprağını kanlarıyla sulamış aziz şehitlerimizin torunlarıyla yaptığım söyleşileri bu kitapta topladım. Şehit torunlarının anlattıkları bu kadarla sınırlı değil tabii. Anadolu’nun her şehrinde, köyünde, kasabasında bu tür savaş gerçeklerini duymak mümkün. Ecdadımızın çektiği çileleri, vatan aşkını yine vatan sevgisiyle gelecek kuşaklara mutlaka aktarılması düşüncesindeyim. Anadolu’nun birçok yerinde tüylerimizi diken diken ve derlemeye muhtaç o kadar bakir
Ödeme
Ödemenizi güvenli olarak yapabilirsiniz
Teslimat
Avrupaya siparişinizi ortalama 8 günde ulaştırıyoruz 40 euro üzerine kargo bedava
XIX. yüzyılın sonlarında 93 Harbi ile başlayan ve özellikle Millî Mücadele dönemiyle Anadolu’da birçok haneye ateşler düşmüştür. Neredeyse her haneden bir ya da birkaç kişi vatanı uğruna cephelerde şehit olmuştur. Sonu gelmeyen savaşlarda aç, susuz, uykusuz bir şekilde vatanın her karış toprağını kanlarıyla sulamış aziz şehitlerimizin torunlarıyla yaptığım söyleşileri bu kitapta topladım. Şehit torunlarının anlattıkları bu kadarla sınırlı değil tabii. Anadolu’nun her şehrinde, köyünde, kasabasında bu tür savaş gerçeklerini duymak mümkün. Ecdadımızın çektiği çileleri, vatan aşkını yine vatan sevgisiyle gelecek kuşaklara mutlaka aktarılması düşüncesindeyim. Anadolu’nun birçok yerinde tüylerimizi diken diken ve derlemeye muhtaç o kadar bakir olay, anı, hatıra var ki, bunların mutlaka gün yüzüne çıkarılması gerekli. Bu ve benzeri çalışmalar unutulup gitmeden yayımlansın, şehit ve gazi dedelerimizin vatan aşkı gelecek kuşaklara aktarılsın.
XIX. yüzyılın sonlarında 93 Harbi ile başlayan ve özellikle Millî Mücadele dönemiyle Anadolu’da birçok haneye ateşler düşmüştür. Neredeyse her haneden bir ya da birkaç kişi vatanı uğruna cephelerde şehit olmuştur. Sonu gelmeyen savaşlarda aç, susuz, uykusuz bir şekilde vatanın her karış toprağını kanlarıyla sulamış aziz şehitlerimizin torunlarıyla yaptığım söyleşileri bu kitapta topladım. Şehit torunlarının anlattıkları bu kadarla sınırlı değil tabii. Anadolu’nun her şehrinde, köyünde, kasabasında bu tür savaş gerçeklerini duymak mümkün. Ecdadımızın çektiği çileleri, vatan aşkını yine vatan sevgisiyle gelecek kuşaklara mutlaka aktarılması düşüncesindeyim. Anadolu’nun birçok yerinde tüylerimizi diken diken ve derlemeye muhtaç o kadar bakir